Rioja, İspanya

Kökleri M.Ö. 2. yüzyıla, Romalılar dönemine uzanan şarap kültürü, Ortaçağ’dan kalma taş binalar, kuleler ve kiliselerle donanmış tarihi dağ köyleriyle rustik ve zamanın ötesine geçen bir atmosferi var Rioja’nın. Muhteşem doğa manzaralarının arasında birdenbire karşınıza çıkan çağdaş mimari harikaları, onu Avrupa’daki benzerlerinden ayırıyor. Yüzlerce yıllık tarihe sahip üzüm ve şarap üreticileri, bağlarındaki oteller, mahzenler ve tadım odaları için Zaha Hadid, Frank Gehry, Santiago Calatrava gibi ünlü mimar ve tasarımcılarla anlaşmışlar. Marques de Riscal Hotel’in iç içe geçmiş titanyumlarla akan bir şarabı andıran yapısı, Contabrian dağlarına sırtını vermiş Bodega Ysios’un dalgaları andıran çatısı, López de Heredia’nın karafı andıran tadım odası, Bodegas Vina Real’in dev bir ahşap fıçıyı andıran şarap evi... İşin enteresan yanı bu çağdaş dokunuşlar, bölgenin ruhunu zedelemeden, doğayla harmanlanmış şekilde karşınıza çıkıyor. Hayranlık veren bu uyum, Rioja’ya kesinlikle eşsiz ve yaratıcı bir karakter katıyor.

Yemeğe uygun içecek seçiminde ise mükemmeliyetçi bir yaklaşım var Rioja’da. Bölgeyi köklü ve geleneksel Bask mutfağı domine ediyor. Sofistike lezzetler adeta performans sanatını andıran sunumlarla karşınıza geliyor.

RIoja sürüş rotası

Rioja manzaralarının tadına varabilmek için otoyoldan ayrılıp tepelere tırmanan dar yollara girmek en iyi seçenek. Ortaçağ’dan kalma kiliseleri veya kuleleri ile ufacık köyler, dizi dizi bağlar, taştan yapılmış bağ evleri, tepelerin ardındaki vadi manzaraları ile bölgenin ruhunu içinize sindirebilmek, yolunuzu uzatmanıza değecek. En keyiflisi ise Haro’dan A124’ü izleyerek San Vincente de la Sonsierra, Abalos ve Samaniego köyleri üzerinden Laguardia’ya gitmek. Laguarda’yı ve civardaki bağları ziyaret ettikten sonra A3210’u izleyip Elciego’ya ulaşabilir, ardından da A3212’yi ve A3214’ü izleyerek yine bağların arasındaki küçük köyleri keşfedebilirsiniz.